Çocuk hata yaptığında anne babanın verdiği tepkiler önemlidir. ‘Ben sana söylemiştim, seni uyarmıştım, sözümü dinlemediğin için bunlar başına geldi, böyle giderse hiçbir şeyi başaramazsın’ gibi olumsuz cümleler, sadece size sinirlenmesine neden olur. Bu tür konuşmalar hatasının düşünmesini engeller. En iyiyi isteyen mükemmeliyetçi ebeveynler çocukta hata yapma korkusuna neden olur, çocuk iyi yapamayacağını düşündüğü şeyleri baştan reddeder.
Çok korumacı, çocuğun her hatasını kabullenen arkasını toplayan yaklaşımda ise ‘ben ne yaparsam yapayım anne babam sorunu halleder’ diye düşünür kendini kontrol etmeyi öğrenemez sürekli hata yapar veya hata yapacağım korkusuyla anne baba olmadan hiçbir şey yapamaz onlara bağımlı olur.
Çocuğun Hatasını düşünmesini sağlamak, birlikte çözümü konuşabilmek önemlidir. Sınavdan veya ödevinden düşük not almış morali bozulmuş bir çocuğa “ben sana söyledim, baştan savma yapmışsın, son ana bırakıyorsun” yerine “üzgün görünüyorsun, bir sonraki ödevinden iyi not alabilmek için, neleri iyi yaptın nelerde eksiğin var bunu konuşabiliriz” diyebilmek çocuğun hatalarından ders almasına yardımcı olmamızı sağlar.
Yaşadığımız sürece hem başarılar kazanacağız hem de ara sıra başarısız olacağız. Yaşam başarısını yakalayanlar, yaptıkları işlerde neleri iyi yaptım? Neleri daha iyi yapabilirdim? Hatam ne idi? Sonuç olarak nelerin farkına vardım, ne öğrendim ve bunları nasıl düzeltebilirim? Sorularını kendilerine sorabilenlerdir. Bir kişinin başarılı olabilmesi için durumunu fark edebilmesi, her sonucun yeni bir başlangıç olduğunu görebilmesi önemlidir.
Çocuğumuza asıl kazandırmamız gereken bu soruları sorabilmesidir. Bunu ona ne yapması gerektiğini söyleyerek, sürekli eleştirerek veya sorunları örterek değil, hataları üzerinde sakin bir şekilde onunla işbirliği yaparak konuşarak sağlayabiliriz.